Peki ya kimim ben?
Kim olduğumdan bahsetmek her zaman küçük çapta bir işkence benim için. Hakim olduğum herhangi bir konu hakkında konuşmak oldukça kolay gelirken sıra kendime geldiğinde bu kadar zorlanmamın nedeni umarım kendimi yeterince tanımıyor olmam değil de sadece çekiniyor olmamdır :) Bu başlangıçtan da anlamış olduğunuz gibi hiç şüpheniz olmasın ki sizinle paylaşacağım diğer yazılarda her şey çok daha yolunda olacak.
Evet, şimdi başa sarabiliriz sanırım. Bir yılbaşı gecesi doğdum, doğum günümün her sene yılbaşı heyecanına yenik düşeceğinin farkına vardığım küçücük yaşlarımdan beri ise bu durumdan pek hoşlanmıyorum. Bir kış çocuğu olarak kimseleri şaşırtmak istemedim ve tabii ki tartışmasız tam bir kış insanıyım. Aslında çoğu zaman aşırı neşeli biri olsam da huysuz huysuz söylenmekten de keyif almıyor değilim. 6 aylıkken konuşup 8 aylıkken hiç emeklemeden yürüyen ve okula 5 yaşında başlamış biri olarak da her zaman heyecanlı ve galiba biraz da sabırsızım.
Hayatımla ilgili kararı verirken de tüm bu her şey ile birlikte yalnızca kendimi dinlemeyi denedim, kimdim ve ne yapmaktan hoşlanıyordum? Tek bir şeye bağlı ve full konsantre kalmayı asla beceremediğim ve bitmek bilmeyen bir merakla dolu olduğum bu kadar aşikarken benim için en doğru adres tabii ki "iletişim"di. Hem yazının peşini bırakmamak için de güzel bir yoldu bu. Nitekim öyle de oldu eğitimim boyunca ve de sonrasında reklam ve proje yazarlığı yaptım, yapıyorum.
Bir an önce düşündüğünden bir an sonra vazgeçen duyguları ve düşünceleri çoğunlukla dengesiz biri olsam da hayatım boyunca değişmeyen tek şey yazmaya olan sevgim oldu. Küçükken okuduğu hikayeleri kendi yazmanın hayaliyle büyüyen, büyüdükçe de bunu gerçekten deneyen biri olarak söylüyorum bunu. Çok uzun süredir istediğim şey ise blog yazmaya başlamaktı ve bence çok geç kalmış olarak da olsa sonunda buradayım.
Her şeyi özetlemem gerekirse en içten inandığım tek bir şey var aslında; her hayat bir hikaye. Ne okumak istiyorsak öyle yaşamalıyız. Ben de şimdi ne yaşıyorsam onu anlatmak istiyorum ve size anlatabilmek için daha çok yaşamak.
Not: Bu blogda neler bulabileceğinizi daha detaylı anlattığım ikinci yazım bu yazının hemen ardından yerini alacak.
The American tradition of Washington and Hamilton and Madison and Lincoln and TR and Pat Buchanan is of economic nationalism - making America an independent, self-sufficient, sovereign forever country that's able to stand on its own feet.
Hoşgeldin @medianeras,
Ne güzel ilk bir post yazmışsın. "Her hayat bir hikaye" olduğuna bende inaniyorum.
Bu arada geçmiş doğum günün kutlu olsun.
Seni takip ediceğim! :p Ikinci yazini bekliyorum, ve başarılar dileklerimle seni selamliyorum.
Cheers =)
Çok teşekkür ederim güzel dilekleriniz için 💫 Diğer yazılarda görüşmek üzere :)
@turbot !welcome
@originalworks
If you want to get 0.350 worth vote see my profile description and if you want to get more then 2 to 6 dollar worth vote contect me on skype
Skype id ( [email protected] ). See my blog i always post beneficail post its depend upon you when you want to start earning then check my blog .medianers
Hoşgeldin iyiki geldin. Böyle güzel yazılara ihtiyacımız var
Çok teşekkür ederim, umarım diğer yazılarımla da bu güzel düşüncenizi koruyabilirim :)
Güzel bi giriş olmuş, aramıza hoşgeldiniz :)
Ne mutlu bana çok teşekkürler :)
Death is not the greatest loss in life. The greatest loss is what dies inside us while we live.